Manevi Danışmanlar Okuldaki Sistemi Bozar

Eğitim ve Bilim Gücü Dayanışma Sendikası Denizli İl Başkan Yardımcısı Gülay ÇETKİN son dönemde eğitim müfredatına eklenmeye çalışılan “Manevi Danışmanlık” ve görevlendirme yapılmaya başlanan “Manevi Danışmanlar” hakkında basın açıklaması yaptı.

Eğitim Gücü Sen Denizli İl Başkan Yardımcısı Gülay ÇETKİN yaptığı açıklamada; Son birkaç günde okullara Manevi Danışman adı altında diyanet personeli görevlendirildi. İzmir, Eskişehir ve bazı il ve ilçelerimizde milli eğitim müdürlükleri, müftülüklerle protokol imzalayıp, okullara Manevi Danışman görevlendirmesi yapıldı.

Peki kimdir bu Manevi Danışman?

Manevi Danışmanların Meslek Yeterlilik tanımında eğitim bulunmamaktadır. Yani bunların pedagojik formasyonu yoktur. Okullarda görev yapabilecek uzmanlığı yoktur. Bu kişiler yapacakları işi okulda hangi saatlerde yapacak? Nasıl yapacak? Nerede yapacak? Bu soruların cevabı yoktur. Okullara “pat” diye görevlendirilen bu personeller okuldaki sistemi de bozacaktır.  Okul sistemine uygun olmayan bu uygulama kurum içinde de çatışmaya sebep olacaktır.

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri neden var veya neleri eksik?

Bu durum aynı zamanda DKAB öğretmenlerimizin mesleki statüsünü zedelemektedir DKAB öğretmenlerimiz, İlahiyat Fakültesinden mezun olmuş, pedagojik formasyonunu almış hatta kimileri yüksek lisans, doktora yapmış. Bu öğretmenlerimiz öğrencilere din eğitimi ve dini danışmanlık konusunda eksik mi kalıyor? Dini eğitim ve danışmanlık konusunda bir eksiklik görülüyorsa bir proje yapılıp MEB dışı personelle çözülmez. Müfredatta ve sistemde düzenlemelere gidilir, DKAB öğretmenlerimize mesleki eğitimler verilir varsa sorun bu şekilde çözülür.

Okullarda Psikolojik Danışmanlar var.

Öğrencilerin ihtiyaç duyduğu danışmanlık için, yönlendirmeler için bu işin eğitimini almış uzman kişiler, psikolojik danışmanlar var. Okullarda DKAB öğretmenleri ile işbirliği içinde çalışıyorlar zaten.

ÇEDES projesi nedir? Eksik miydi?

Kısa ismi ÇEDES olan, Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi'nin amacı:  Öğrencilerimizin millî, manevi, ahlaki, insani ve kültürel değerlerimizi benimseyen,  koruyan,  geliştiren ve kendi yaşantılarında inşa eden fertler olmalarına,  çağın ve geleceğin becerileriyle donanmış,  bu donanımı insanlık hayrına sarf edebilen,  bilime sevdalı, kültüre meraklı ve duyarlı,   aklıselim,  kalbiselim ve zevkiselim sahibi,  bedensel ve sosyal bakımdan dengeli bireyler olarak yetişmelerine katkı sağlamaktır.

Bu projenin amacına dair çalışmalar okullarımızda yapılmıyor muydu? Değerler Eğitim çalışmaları, sosyal, kültürel, sportif faaliyetler, bilimsel projeler, yarışmalar…daha nice çalışmaların amaçları da bu projenin amacını taşımıyor muydu?

Halihazırda atanmayı bekleyen 60 bin DKAB öğretmeni varken neden diyanet personeli?

Okulöncesi, ilkokul, ortaokul, lise her kademeye Manevi Danışman görevlendirmeleri yapılmaktadır. Pedagojik formasyonu, öğretmen yeterliği olmayan bu personelin öğrencilere yaklaşımı nasıl olacaktır? Risk değil midir? Dini eğitim ve dini danışmanlıkta eksiklik varsa; eğitimini, formasyonunu almış atanmayı bekleyen 60 bine yakın DKAB öğretmeni ile atanarak bu çalışmalar yapılır, diyanet personeli ile değil.

Eğitim Gücü Sen olarak bu yanlıştan dönülmesini talep ediyoruz, takip ediyoruz.

Eğitim Gücü Sendikası Genel Başkanı Oğuz ÖZAT “Manevi Danışmanlık” uygulamasının amacından sapmaya başladığını yıllar öncesinden dile getirmişti. Şimdi ise hatalı bir uygulama olarak karşımıza çıktığını görüyoruz. Eğitim Gücü Sen olarak Milli Eğitim Bakanlığı’na bu uygulamanın iptal edilmesi talebinde bulunduk. Gerekirse il merkezlerinde basın açıklaması yapacağız. Bu protokolün devam ettirilmesi halinde hukuki sürece başvuracağız. Bu yanlıştan dönülene kadar konunun takipçisi olacağız.