
Depomuz doladursun biz şöyle bir elimizi yüzümüzü yıkayalım derken başımızı kaldırdığımızda aynada gördüğümüzle adeta şok olduk.
Dehşet bir korku vardı, akıl almaz bir kabulleniş, uçsuz bucaksız bir ümitsizlik, en acısı da çaresizlik vardı.
Olması gereken yoktu orda: Değişim çabası.
Korkuyorsun öğretmenim. Yanlışlara “Dur” demekten, hakkını aramaktan korkuyorsun. Görmezden geliyorsun ya da kulislerde kalıyor konuşmaların, öteye geçmiyor.
Kabullenmişsin her şeyi. Haksızlıkları, mobbingleri, angaryaları, ihmalleri. Kendine yapılanı da, arkadaşına yapılanı da sineye çekebiliyorsun.
Ümitsizsin de! “Sistem bu, başka türlü olmuyor.” deyip kabuğuna çekilmişsin.
Gerek var mı öğretmenim? Neden korkuyorsun? Ders programını, nöbetini seni zorlayan şekilde planlanmasından mı?
Mobbinge, angaryaya maruz kalacağından mı?
En ufak bir şeyde hakkında soruşturma açılacağından mı?
Neden korkuyorsun? Ya da korkmana gerek var mı?
Gelecek inşa eden öğretmen “bu işler böyle gidiyor” dediklerini değiştiremeyecek mi?
Sen memur olduğun için korkarken, korktukların da memur değil mi?
Öğretmenler olarak öyle hale geldik ki bir arkadaşımıza okulda şiddet uygulansa, sendikası okulun önünde basın açıklaması yapsa mesai arkadaşları katılmaktan çekiniyor.
Oysa öğretmenlerimiz geleceğin mimarıdır. Gelecek öğretmenlerimizin elinde şekillenir. Düşünsenize bir ülkede herkesin yolu okuldan geçiyor, herkesin bir öğretmeni var. Bakın burası önemli bir noktadır. Gelecek sensin öğretmenim, sen geleceksin.
Sen korkarsan gelecek korkar.
Sen susarsan gelecek susar.
Sen kimsen gelecek odur.
Sen nasılsan gelecek öyle olur.
“Bana dokunmayan yılan bin yaşasın yaklaşımı, “dersimi anlatır giderim” düşüncesiyle belki sana bir şey olmadan emekli olursun. Ama senin korkarak, susarak hazırladığın gelecekte senin evladın, senin torunun, canparelerin yaşayacak.
Bu kadar yapma öğretmenim. Ülkemizin mimarı da ümidi de sensin. Dik dur!
Sana dokunmayan yanlış da yanlıştır. Arkadaşına yapılan haksızlık sessiz kalırsan sana yapılacak haksızlığın yolu olur.
Sendikalar birleşmiyor sitemlerini hep duyuyoruz. Öğretmenler sadece okul içinde ya da daha net ifade edeyim zümreleri içinde birleşebiliyor mu? Sen birleşebiliyor musun öğretmenim? Arkadaşıma yapılan bana yapılmıştır diyebiliyor musun? Okuldaki bir hukuksuzluk, yanlış, arkadaşına yapılan mobbing sadece konuşmalarına malzeme oldukça sen birleşmiş olabiliyor musun?
“Öğretmen yalvarmaz, öğretmen boyun eğmez, öğretmen el açmaz, öğretmen ders verir.”
Ders ver öğretmenim. Yanlışlara ders ver, mobbinge, haksızlıklara ders ver, geleceğe ders ver, susanlara, korkanlara ders ver. Ders ver ki öğretmen kimmiş görsünler. Sen ders ver öğretmenim. Ders ver.
Lütfen öğretmenim. Sen Öğretmensin. Gelecek senin gür sedan ile şenlensin.
Öğretmenlerimizin adaletle yönetildiği ve öğretmenlerimizin de bu adaleti talep edebildiği güzel günlerde buluşmak dileğiyle.” Dedi.

Bu Okulda Yaşananlarda Siyaset Mi Var Yoksa Milli Eğitimin Duyarsızlığı Mı?
Basın Açıklamaları // 29 Ekim 2025 Çarşamba
Okullarda Projeler; Eğitime Destek Değil Engel Olmaya Başladı
Basın Açıklamaları // 26 Ekim 2025 Pazar
Fatih'i Terbiye Eden Tokat! Sistemi Neden Terbiye Edemiyor? Eğitimde Kuralın Ve Vicdanın Krizi
Basın Açıklamaları // 23 Ekim 2025 Perşembe
Kuru Kalabalık, Firavun ‘un Ateşi Ve Bir Karıncanın Onuru
Basın Açıklamaları // 16 Ekim 2025 Perşembe
Eğitimde Yeni Yonetim Şekli Seni İdare Edemeyeni Sen İdare Et
Basın Açıklamaları // 13 Ekim 2025 Pazartesi
Adalet Susarsa Kim Konuşacak?
Basın Açıklamaları // 9 Ekim 2025 Perşembe
Yasalar Yetmez: Vicdanı Da İnşa Etmeliyiz
Basın Açıklamaları // 2 Ekim 2025 Perşembe
Denizlide Bu Soruşturmalar Neden Soruşturulamıyor?
Basın Açıklamaları // 27 Eylül 2025 Cumartesi
Denizli Milli Eğitimde Tehdit Skandalı
Basın Açıklamaları // 22 Eylül 2025 Pazartesi
Denizli’de Öğretmenler Mağdur Mu Edildi?
Basın Açıklamaları // 30 Ağustos 2025 Cumartesi